12 May Auranın Katmanları
Bazı düşünce ekollerine göre fizik bedenden dışarı taşan auranın çeşitli katmanları vardır. Bu katmanlara enerji bedenler de denir. Kimi ekoller üç, kimi ekoller dört katmandan kimi ekoller ise yedi temel katmandan veya süptil bedenden söz eder. Genel sağlık için her bir katmanın enerjetik olarak güçlü olması gerektiği kabul edilir.
Genel terminolojiye göre auranın ilk dört katmanı; eterik (esiri, vital) beden, astral (duygusal) beden, mantal (zihinsel) beden ve kozal (sezgisel) bedendir. Bu bedenlerin, fizik bedenden uzaklaştıkça süptilleşip inceldiği ve görülmesinin zorlaştığı kabul edilir.
1. Eterik Beden
Eterik beden, fizik bedenden 5 ila 7 cm kadar dışarı taşar ve aura olarak tanımlanan enerji bedenin ilk katmanıdır. Şekil ve boyut olarak fizik bedene benzer. Fizik bedene şekil verir. Ağ benzeri yapısı sürekli hareket eder. Rengi açık maviden griye doğru değişir.
Amerikalı ünlü şifacı ve bir durugörür olan Dora Kunz, Barbara Ann Brennan ve pek çok durugörü şifacılarına göre eterik alanda, fiziksel olan her organın eterik bir karşılığı vardır. Fizik bedenin hücreleri ve organları, eterik bedenin enerji çizgilerinin oluşturduğu kalıbın üzerinde gelişir. Bu beden aynı zamanda hastalık yapıcı mikropların ve zararlı maddelerin fizik bedene girmesini engeller. Çevreye sürekli bir şekilde yaşam enerjisi yayar. Bu enerji insana doğal bir korunma sağlar.
Stres, sağlıksız beslenme, aşırı alkol ve nikotin tüketimi, ilaçlar, olumsuz düşünceler ve duygular, korkular vs. eterik bedeni zayıflatır. Eterik bedenin enerji akımları düz ve bedene dik olması gerekirken eğik ve düzensizce yayılır. Bu durumda mikropların içeri girmesine neden olan gedikler ve çatlaklar meydana gelir. Böylece hastalık, fizik bedende başlamadan önce eterik bedende başlar ve bu aşamadayken hassas kişiler tarafından görülüp tedavi edilebilir. Şifacı tarafından aktarılan enerjilerle eterik alanın eksilmiş enerjisi yerine konur. Enerji alanı güçlendiği an fiziksel sistem kendini hızla rejenere eder, yeniler.
2. Astral Beden
Astral bedene duygusal beden de denir. Hem fiziksel bedeni hem de eterik bedeni kapsar. Bedenden 45 ila 120 cm dışarı taşar. Düşünce ve niyete göre 3–4 metreye kadar genişleyebilir. Başka bir duygusal beden veya bedenler varsa, onlarla rezonansa girip o insanı veya grubu da etkileyebilir.
Çevremizdeki insanlardan bize ulaşan duygusal enerjiler özellikle solar pleksüs şakrasından girerek bedenin hayatiyetini ve sağlık durumunu etkiler. Örneğin bir kişi öfkelendiğinde veya sevindiğinde bu duygusal enerji onun alanından her yöne dağılır. Ya da belli bir hedefe giden mermi gibi belirli bir kişiye yansıtılabilir. Eğer diğer kişi yakındaysa, enerji alanı da güçlü bir korunma altında değilse, bu enerji örüntüsü onun alanlarıyla etkileşir. O kişide de benzer duygusal tepkileri, örneğin öfke veya sevinç hislerini oluşturur. Her tür olumsuz inançlar; korku, kaygı, endişe, üzüntü gibi olumsuz ruhsal haller, negatif sözleşmeler duygusal bedende bozulmaya neden olur.
3. Mantal Beden
Mantal beden, düşünce ve iradenin alanıdır. Akıl yürütme, bağlantı kurma yetilerini oluşturur. Bilinçdışı dediğimiz alandaki kayıtların merkezidir.
Bireylerin mantal bedeni evrensel mantal alanın bir parçasıdır. Hem duygusal hem de diğer alanlara nüfuz etmiştir. Mantal alan bireyin entelektüel işlevlerinin temsilcisi olarak tanımlanabilir. Kişinin vizüalize etme, rasyonalize etme ve kavramlaştırma, net düşünme, sentez yapma ve deneyimlerini anlamlandırabilme yeteneklerini açığa vurur. Bu süreç tanımlandığından daha karmaşıktır çünkü kategorizasyon ve rasyonalizasyon duygusal alanla; kavramlaştırma, sentez ve yaratıcılık ise sezgisel alanla ilişkilidir. Bu alanın parlaklık derecesi entelekt fonksiyonların biçimiyle bağlantılıdır. Her tür suçluluk duygusu, olumsuz düşünceler, sınırlayıcı inançlar mantal beden titreşimlerini zayıflatır.
4. Ruhsal Beden
Ruhsal bedene kozal beden de denir. Ruhsal beden insandaki Ben yani Ego’nun rehberidir. En yüksek frekanslı bedendir. İnsan, kozal bedeni sayesinde ferdiyet kazanır ve diğer bedenlerini idare eder. Ortalama bir insanda fizik bedenden bir metre kadar öteye ulaşırken ruhsal olarak yetkinliğe ulaşmış bir insanda, güçlü bir şifacıda çok daha öteye yayılabilir.
Ruhsal beden, varlığın ruhsal düzeyinden aldığı enerjiyi zihinsel, astral ve eterik bedenler aracılığıyla fizik bedene aktarır. Astral veya mantal bedenler gibi ölüm sonrasında yok olmaz. O, varlığın hayatları boyunca edindiği tecrübe ve bilginin kayıtlarının da tutulduğu alandır.
Auradaki Enerji Merkezleri (Şakralar)
Hint yoga sistemi ve psişik yetenekleri olan çoğu kimseye göre, auramızda belirli bazı enerji merkezleri bulunmaktadır. Tepeden bakıldığında, dönüp duran enerji girdaplarına benzedikleri için yoga sisteminde bunlara “tekerlek” anlamına gelen şakra (çakra) adı verilmiştir. Bu terim günümüzde yaygın olarak kullanılmaktadır.
Auranın ya da insan enerji alanının belli bölgelerinde bulunan ve kozmozdan gelen enerjileri alıp dönüştüren şakralar, enerji alanının her katmanında bulunur. Alıp dönüştürdüğü enerjileri bir alt katmandaki şakralara iletir.
Şakralar bedenimizdeki salgı bezleriyle ve ana sinir merkezleriyle bağlantılıdır. Her bir şakra belli organ ve sistemlere enerji desteği verir. Bir insandan dışarı doğru yayılan enerjiler de diğer insanlardan gelen enerjiler de şakralardan giriş çıkış yapar.
Şakraların anatomisi Hint ve Tibet tantrik literatüründe tanımlanmıştır. Bu konudaki en detaylı bilgileri Batı’ya ilk aktaran kişi C. W. Leadbeater’dır. Şakralar konusunda Leadbeater’dan sonra Swami Rama ve Hiroshi Motoyama’nın detaylı çalışmaları olmuştur.