ÖZEL YETENEKLİ ÇOCUKLAR

ÖZEL YETENEKLİ ÇOCUKLAR

Gary Douglas ve Dain Heer

Dünyaya Otizm, Dikkat Eksikliği Sendromu, Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu ve Obsesif Kompulsif Bozukluk ile gelen çocuklar çoğunlukla Özel Bakıma İhtiyacı Olan Çocuklar olarak düşünülür. Bu bakış açısını yeniden değerlendirmek ve onlara Özel Yetenekli Çocuklar adını vermek istiyoruz.

Bu çocukların olağanüstü kavrayışlı olduklarını gördük. Etraflarında olup biten her şeyi algılıyorlar. Psişik olarak o kadar farkındalar ki, çoğu zaman kendilerinin olan şeyler ve olmayan şeyler arasında ayrım yapma yeteneğine sahip değiller. Onların algılama yetenekleri aslında bir yetenek ve beceri, ama bununla nasıl yaşayacaklarını öğrenmek için bazı araçlara gereksinimleri var.

Tüm çocuklar ile, ama özellikle Obsesif Kompulsif Rahatsızlığı olan çocuklar ile yapabileceğimiz önemli şeylerden biri onlara hangi duyguların, hislerin ve düşüncelerin kendilerinin olduğunu ve hangilerinin kendilerinin olmadığını ayırt etmelerini öğretmektir. Çocuklara şöyle sorarsanız, “Bunu algılıyor musun, yoksa buna sahip misin?”, “Fark nedir?” diye soracaklardır.
Algılamak bir şeylerin farkında olduğunuz anlamına gelir. Algılamak bir şeyin dışına çıkıp ona bakmaktır. Bir şeyleri algıladığınız zaman, o andan ana sürekli değişir. Rüzgara benzer. Bir şeye sahip olmak, onun bedeninizde olduğu anlamına gelir. Farkı açıkladığınız zaman, çocuklar neredeyse her seferinde “Oh! Bunu algılıyorum!” diyeceklerdir.
Bu onlar için tamamıyla yeni bir kavramdır. İnsanlar onlara şuna benzer sorular sorarlar, “Hislerine neden olan nedir?” veya “Neden bu şekilde hissediyorsun?” Onların hislerine ve düşüncelerine hiç bir şey neden olmuyor! Bu hisler ve düşünceler başka insanlara ait. Çocuklar sadece bunları algılıyor. Onlara şeyleri algılama ve onlara sahip olma arasındaki farkı öğretmek onları özgürleştirir.

Otistik olan çocuklar da telepatik olarak her şeyi algılar. Onlara kurallar verenlere iyi şanslar. Kurallar işe yaramaz. Ancak, onlara o gün ne yapacağınızın, nereye gideceğinizin tüm resmini verirseniz ve yapmalarını istediğiniz şeyi söylerseniz, neler olup bittiğini ve ne istediğinizi anlarlar ve sakinleşirler. Otistik çocuklarında bu iletişim yolunu deneyen anne babalar şöyle şeyler söylüyorlar, “Bu, çocuğumun tüm gün boyunca sakin olduğunu hatırlayabildiğim ilk kezdi.”

Her çocukla, onların farkındalığa sahip oldukları ve enerjinin farkında oldukları bakış açısından iletişim kurmaya istekli olduğunuz zaman, dinamik şekilde karşılık verirler.
Eğer Otistik, Dikkat Eksikliği Sendromu olan, Dikkat Eksikliği Hiperaktivite Bozukluğu olan ve Obsesif Kompulsif Bozukluğu olan çocuklarınız varsa, onlara kendi yetenekleri ile yaşamayı öğrenmeye yardımcı olacak araçlar verin. Onlara duyguları, hisleri ve düşünceleri algılamak ile bunlara sahip olmak arasındaki farkı öğretin. Sorun, “Bunu algılıyor musun, yoksa bu sana mı ait?”, “Yoksa bunu başkalarından mı topluyorsun?”
Bilinç farkındalıktır, her şeyi yargılamadan algılamak, almak ve olmaktır.